Page 32 - Pendik Eğitim Dergisi
P. 32
Zeynep ÖZERDEM tercümenin ilk şeklini tamamladı
Ahmet Yesevi Kız AİHL Mes.Ders.Öğr. ve sonraki 4 yılda ise düzeltmeler
yaparak tercümeyi baştan sona
Cumhuriyetin ilk yıllarıyla beraber elden geçirdi. 1932 yılında tercüme
Kuran-ı Kerim’in tercüme edilmesi tamamen bitmiş oldu.
ihtiyacı hâsıl oldu. Bununla birlikte Mehmet Akif Ersoy Kur’an-ı
dönemin Diyanet İşleri Başkanlığına Kerim tercümesini yaptığı yıllarda
bir ödenek tahsis edildi. O dönemde bir yandan da memlekette meydana
herkesin güvenebileceği nitelikte bir gelen siyasi olayları da takip
Kuran-ı Kerim tercümesi de mevcut etmekte idi. O yıllarda namazda
da değildi. Ancak böyle zor bir işin Kur’an-ı Kerim’in Arapça aslı yerine
altından kalkabilecek sayılı kişi vardı. tercümesinin okutulacağı şeklindeki
Bu kişi de Safahat ve İstiklal Marşı düşünce ve şaiyalar kulağına
şairi Mehmet Akif Ersoy’ dan başka geldi. Kendi yaptığı tercümenin bu
biri olamazdı. Nitekim Sebilürreşad amaçla kullanılacağından endişe
dergisinde yazmış olduğu kısa tefsir etmesi üzerine Diyanet ile yaptığı
yazıları çok beğenilmiş olup ayrıca sözleşmeyi feshetti. Mehmet Akif
memlekette en iyi Arapça bilen ve Ersoy sözleşmeyi feshetmesine
Türk diline vakıf olan da oydu. rağmen o yıllarda Kuran-ı Kerim
Mehmet Akif Ersoy o dönemde tercüme çalışmalarına devam etti.
Kur’an-ı Kerim tercümesinde O yıllarda milli şair Mehmet Akif
biçilmiş kaftan olarak düşünülse de Ersoy ağır bir hastalığa yakalandı
kendisi başlangıçta bu görevi kabul ve Kur’an-ı Kerim mealini içeren
etmedi ancak yoğun ısrar üzerine defterleri yakın arkadaşı olan Yozgatlı
bu görevi kabul etmek zorunda Mehmet İhsan efendiye “Ben sağ
kaldı. Görevi alan Mehmet Akif Ersoy olursam da gelirsem, noksanlarımı
Mısır’a gitti ve birkaç ay sonra 1926 ikmal eder ondan sonra basarız.
yılında Kuran-ı Kerim tercümesi Şayet ölür de gelemezsem bunu
üzerine çalışmaya başladı. 3 yıl sonra yakarsın” dedikten sonra bir vasiyetle
30